Son zamanlarda DC Fintech Haftası’nda yaptığı bir konuşmada, Tether CEO’su Paolo Ardoino, ABD’deki kripto düzenlemelerinin yavaşlığından duyduğu artan endişeleri dile getirdi. Ona göre, ülke hızla büyüyen bir sektörü etkili bir şekilde düzenleme fırsatını “kaçırıyor”.
Bir düzenleyici acil durumu tanımak
Ardoino, kripto para birimlerinin düzenlenmesinin, yeniliği teşvik ederken tüketicilerin korunmasını sağlamak için hayati öneme sahip olduğunu vurguladı. Tether’in zaten FBI ve Gizli Servis gibi Amerikan ajansları da dahil olmak üzere 45 ülkede kolluk kuvvetleriyle işbirliği yaptığını belirtti. Bu işbirliği, şeffaflığı artırmayı ve kullanıcıları korurken stablecoinlerin gelişmesine olanak tanıyan bir düzenleyici çerçeve oluşturmayı amaçlamaktadır.
Tether CEO’su ayrıca net düzenlemelerin eksikliğinin ABD’nin küresel sahnedeki konumuna zarar verebileceğini belirtti. Diğer ülkeler kripto para birimlerine yönelik kurallar geliştirmeye devam ederken, Amerika Birleşik Devletleri bu kritik alandaki liderliğini kaybetme riskiyle karşı karşıya. Ardoino, piyasayı istikrara kavuşturabilecek ve yatırımcılara daha fazla güvenlik sağlayabilecek mantıklı düzenlemelerin yakın zamanda ortaya çıkacağına dair iyimserliğini ifade etti.
Gecikmiş bir düzenlemenin sonuçları
Açık düzenlemelerin belirlenmesindeki gecikme, kripto endüstrisi için olumsuz sonuçlar doğurabilir. Tether gibi stablecoin çıkaran şirketler, yasal ve güvenilir bir şekilde faaliyet gösterebilmek için sağlam bir düzenleyici çerçeveye bağımlıdır. Bunlar olmadan, dolandırıcılık ve sahtekarlık risklerine daha fazla maruz kalırlar, bu da potansiyel yatırımcıları caydırabilir.
Ayrıca, düzenlemenin olmaması kötü niyetli aktörlerin gelişebileceği bir ortam yaratabilir. Son kullanıcılar, genellikle kripto paralarla ilgili riskler hakkında az bilgiye sahip olduklarından, piyasa manipülasyonları veya önemli finansal kayıplar karşısında savunmasız hale gelebilirler. Ardoino, uygun bir düzenlemenin yalnızca şirketler için faydalı değil, aynı zamanda tüketicileri korumak için de hayati öneme sahip olduğunu vurguladı.